Her yıl sayısız yerli ve yabancı turisti konuk eden Fethiye’nin en ünlü suları Ölüdeniz’dir.Her zaman durgun ve berrak suları ile anılmıştır fakat bu kez farklı bir yönü, tarihi ve hakkındaki efsaneleri ve rivayetleri ile sizlere yazacağım Ölüdeniz adı verilen koya denizden dar bir boğaz ile girilmektedir. Sarp yamaçlar ve ağaçlık bir alan etrafında şekillenmiştir. Fethiye Yamaç paraşütü için ülkemizin en uygun alanlarından bir tanesidir ve bu anlamda da turist sayısı oldukça fazladır. Dalgasız denizi ve bembeyaz kumları ile göze çarpan turistik alanlardan yalnızca biridir.Ölüdeniz bir diğer boyutu ise tarihte yer alan efsaneleridir. Bu efsaneler çok fazla bilinmemektedir. Bu yazımda daha çok efsanelere yer vermek istiyorum…
1. Efsane; Balıkçı ve Oğlu:
Geçimini balık tutup onları satarak sağlayan bir baba ve oğulun hikayesi; Ölüdeniz sularında Baba ve oğul balığa çıkarlar aşırı fırtına olmasına rağmen tedirgin olarak balığa çıkarlar ancak buna mecburdurlar Bir süre sonra fırtına şiddetini daha da arttırır ve oğlu ileride bir koy olduğunu oraya sığınabileceklerini söyler fakat baba yılların balıkçısıdır ısrarla orada bir koy olmadığını söyler ve diretir. Baba sinirlenerek oğluna vurur ve oğlu denize sürüklenir oğlunun acısı bir taraftan, ölüm korkusu bir taraftan baba iyice tedirgin olur fakat bir süre sonra görür ki oğlunun bahsettiği koy gerçekten var ve oraya sığınır. Pişman olur ve daha fazla dayanamaz ve oracıkta kendini öldürür, efsaneye göre ölüdeniz kıyılarında bir kaya parçası var, insan başına benzeyen ve o kayanın ölen evladının taşlaşmış başı olduğunu söylerler.