Gelişen Günümüz teknolojiler ve değişen sosyal yapılar hayatımızın bir çok alanında önemli bir yer oluşturmakta ve insanları ciddi oranda etkilemektedir.
Teknoloji çağının getirdiği olumlu özelliklerle birlikte kontrolsüz kullanım ya da bilinçsiz kullanım sonucu oluşan farklı sorunlarda meydana çıkmaktadır… Hal Böyle olunca bazı artık bilimsel araştırmalara konu olmakla birlikte entelektüel platformlara konu olmaya başlamıştır. Ve sonucunda insanların hayatlarında oluşan şikayetler, işlevsellik kaybı gibi nedenlerle yeni yeni destek verilmesi gereken sorun odakları gelişmekte olup temelinde
Sosyal medya da bunlardan biridir. Sosyal medyaya artık sadece bilgisayarlardan ibaret olmayıp elimizin altında bulunan tablet, akıllı cep telefonlarından da kolayca ulaşılır konumda olmaktır.. Hatta öyle bir durum ki… Sosyal ortamlarda, insanlar ile birlikteyken bile sosyal medya yoluyla iletişim kuran özellikle genç bir nesil hızlı adımlarla ilerlemekte olup aile içi tartışmalara ve boşanmalara bile sebebiyet vermeye başlamıştır. Bu sebeple de boşanma avukatı ile irtibata geçilmektedir.
Birçok platformda bu konu ile ilgili edinilen bilgiler ve üstünde durulan bu sosyal medya bağımlılığı maalesef ki çocuklarla birlikte aileleri de oldukça olumsuz etkilemektedir. Bilimsel platformlarda yapılan çalışmalarda, sosyal medya paylaşımlarının çok azının gerçeği yansıttığı, sanal, popüler bir dünya yarattığı ve kişilerin kendilik algısı ve hayatlarıyla ilgili yetersizlik duygusuna neden olduğu ispatlanmıştır.
Bu kadar hızlı gelişen teknolojinin bir alanında biz yetişkinler bile zaman zaman payına düşeni alırken, yeni , aydınlık, geleceğin üretken zihinleri olacak çocukları ve geleceğini nasıl koruyacağız? Sorusunu da akıllara getirdi. Özellikle; ev tipi bilgisayar kullanımı daha denetlenebilirken, taşınabilir iletişim araçlarının kontrolü daha zor olmaktadır.
Nasıl koruyacağız sorusuna tekrar dönersek; ilk adım her konuda olduğu gibi öncelikle örnek olmaktır. Teknolojik iletişim araçlarını bilinçli kullanan aileler olarak onlara ilk desteği bizler verebiliriz Günümüz aile yapıları genel olarak anne-baba çalışmakta ve çocuklar ya okul ortamlarında yada bakıcılarla kalmak durumundadır. Bu değişen sosyo-ekonomik yapı içerisinde artık doğal bir süreç gibi işlemektedir. Fakat unutulan bir şey var ki o da ebeveynler eve geldikten sonra artık çocukla yeterli zaman için özen gösterilmesi şarttır. Akşam evde birlikte olunan saatlerde, televizyon, bilgisayar, tablet, telefon kullanımlarını ciddi kontrol altına almak ama bunu yaparken sadece çocuğa sınır koymak değil aynı kurallara ebeveynlerinde uyması da çok önemlidir.
Yada ev dağılmasın diye çocuk odalarına hapsedilip ellerine telefon verilmesi gibi detaylara da dikkat etmek gerekmektedir. Çünkü; Aman Mobilya çizilmesin Aman şu olur diye diye çocukların çocukluğunu yaşatmıyoruz.
Özellikle; akşam yemek saatlerinin, ailenin birlikte sohbet ettiği zamanlar olarak değerlendirilmesi ve bu iletişimde paylaşımcı olunması temel kurallardan birisidir ve bunu bir kural haline getirmek gerekir… Yemek sonrası ailece yapılacak aktivitelere birlikte karar verilmesi uygun bir tutum olmalıdır.. Bu da şu demek değildir ki tamamen teknolojik iletişim, medya kanallarını hayatımızdan çıkartalım. Bu istesek de çok mümkün olmayacaktır. Onun için bilinçli ve sınırlı kullanımı öğretmek ve sağlamak için biz ebeveynlerin özenli olması çok önemlidir.
Bilgisayar kullanımında, bilgisayarın ortak alanlarda bulundurulması, çocuğun odasına kapanarak kontrolsüzce kullanımını sınırlayacak bir davranıştır. Bunun yanında uygun yaş düzeyine gelmeden akıllı telefon almamak, yaşı uygun olduğunda alındığında da çeşitli sosyal medya hesaplarına giriş için kuralları konuşmak ve anlaşmalar yapmak, her sıkıldığında veya huzursuzlandığında çocuk onu oyalamak için bu araçları özellikle kullanmamak en temel dikkat edilmesi gereken durumlardır.
Çünkü; Günümüzde artık sosyal medya bağımlılığı, bu durumlardan dolayı ortaya çıkan kişinin kendilik algısında bozulmalar, kendi yaşamındaki eksikleri abartarak farklı davranış yollarına sapmalar çok sıklıkla karşımıza çıkmakla birlikte Psikiyatri alanında çalışan uzmanlar, psikologlar ve sosyologlar bu konularda ciddi durumlarla karşılaşmaktadır… Hatta teknolojik bağımlılık obezite, aşırı zayıflık, vücut algısında sorunlar gelişmesine de neden olmakla birlikte nedeniyle insanların ciddi cerrahi müdahalelere başvurmak birçok alanı ilgilendiren ciddi bir “TOPLUMSAL SORUN” olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu nedenle biz yetişkinlere düşen en büyük görev önce doğru rol model olmaktır. Aşırı katı, kısıtlayıcı olmadan doğru kullanımı, etkin faydalanmayı çocuklarımıza öğretmeliyiz. Teknoloji çağı çocuklar oldukları için tamamen kısıtlamak mümkün olmayacağı için bu konuya titiz davranmak gerekir.